TARİH:  23 Nisan 2004
GAZETE/DERGİ: Birgün

Kill Bill Vol.1, sanki bir orii gibiydi. Quentin Tarantino en sevdiği filmleri, favori oyuncularını biraraya toplamış alem yapoıyordu. Ve orjili porno filmlerinde olduğu gibi. ”aksiyon” dışında bir şey yoktu filmde. Ne çeşit kahraman isterseniz vardı, İtalyan spaghetti westernlerinden, Japon yakuza ve Çin işi kung-fu filmlerine kadar. Yine bu çeşit kahramanların rolleri tamamen porno düzeyindeydi; karakter gelişimi filan gibi dramatik unsurlar aramak boşunaydı. Bu filmden çok heyecan duyanlar oldu. 

Bilmem ne sahnesinde kahramanın giydiği kıyafetin Bruce Lee’nin bilmem ne filminde giydiğiyle aynı olduğunu fark etmek ya da başka bir kült filmden alınmış bir diyalogu yakalamak onlara tarifsiz hazlar verdi. Bir genel kültür yarışmasında ya da bulmaca çözerken bütün soruları bilmenin keyfi gibi bir keyif olsa gerek bu. 

Açıkçası Kill Bill Vol.2’de de benzer şeyler var. Yine spaghetti westernlere ve kung-fu filmlerine selam duruluyor ama bu sefer hikaye ete kemiğe bürünüyor. Yine bir sürü gönderme var. Ama ‘Volüm 2” birincisinin yapamadığını yapıyor: Sıkmıyor. 

Bu kez birincisinde olduğu kadar çok şiddet ve kavga dövüş yok. Bill’e (David Carradine) ulaşana kadar Gelin (Uma Thurman) zaten düşmanlarının çoğunu ilk filmde öldürmüştü. Ve bu kez filmin ağzı çok daha kalabalık. Fiziksel hesaplaşmanın yanında sözel hesaplaşmalar da var ve bu filmin temposunu olumlu etkiliyor. 

DÜĞÜM ÇÖZÜLÜYOR 

Tarantino’nun kendinden en çok şey kattığı alan da bu diyaloglar zaten. Yoksa spaghetti western filmlerini Sergio Leone daha iyi yapıyordu. Kung-fu filmlerini çok bilmem ama komik makyajları, ani kamera hareketleri ve zoomları taklit etmenin ötesinde Tarantino’nun türe bir yenilik getirdiğini de sanmıyorum.

Bu filmi ilkinden ayıran en önemli özellik, hikayenin ortaya çıkışı. Sonunda adının Beatrix Kiddo olduğu ifşa edilen Gelin’i Bill’in niye öldürmek istediği, aralarındaki ilişkinin geçişi, hamile Gelin’in karnındaki çocuğa ne olduğu filan bu filmde ortaya çıkıyor sonunda. Ayrıca Bile birlikte David Carradine faktörü devreye giriyor. Carradine gercekten rolünün hakkını veriyor. Kelimelerini seçerken zamanlaması muhteşem. Ve Uma Thurman’la da iyi bir ikili oluyorlar. Bill’in yeni sevgilisi rolündeki Daryl Hannah (Elle Driver) ve kardeşi rolündeki Michael Madsen Budd) da iyi oynuyorlar. 

Sonuçta eğlendiriyor insanı Kill Bill VOL. 2. Ama Uma Thurman’ın filmdeki adının niçin filmin sonuna kadar saklı tutulduğuna ve bir sürü göndermenin varlık nedenine dair bulacağınız cevap Tarantino’nun bunları daha önce yapan filmleri çok sevmesinden başka bir şey olmayacak. Bütün bunlardan bana ne diyorsanız, eh o da sizin bileceğiniz iş.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

© 2020 -CuneytCebenoyan.com