TARİH: 20 Nisan 2011
GAZETE/DERGİ: Birgün
Dans etmezsek kayboluruz
Pina, Wim Wenders’in koreograf Pina Bausch ve onun Wuppertal Tanztheater adlı grubu üzerine çektiği filmin adı. Pina Bausch’un gösterilerini iki kez İstanbul’da izleme şansına sahip oldum. Bausch’un koreografisi o güne kadar bildiğim hiçbir şeye benzemiyordu. Komikti, dokunaklıydı, estetikti, görkemliydi. Dansçılar konuşuyorlardı ama söyledikleri şeyler bir hikâye anlatmıyor, bir durumu ima ediyordu. Pina Bausch’un hafızada derin bir yer edinmemesi imkânsızdı. Onun koreografisinden kısa bir bölümü Almodovar’ın ‘Konuş Onunla’sında da gördük.
Bausch, yıllarca Wenders’ten işlerinin filmini çekmesini istemiş ama Wenders cesaret edememiş. Ancak ‘U2-3D’yi görünce, üç boyut teknolojisinin istediklerini yapmasını sağlayacağına karar vermiş. Tam işbirliğine başlamışlar ki Pina Bausch hayatını kaybetmiş. ‘Pina’, Bausch’un dört önemli oyunundan bölümler gösteriyor ilk yarısında. İkinci yarısında ise Wuppertal şehrine açılıyor ve dansçıların solo ya da düetler halinde danslarını izliyoruz. Film boyunca dansçılar Pina ile ilgili deneyimlerini de aktarıyorlar. Bana Pina’nın dansçılarına hemen hemen hiçbir şey söylememesi, onların kendilerini ve dansı keşfetmelerini kırk yılda bir, o da belki söylediği bir iki sözcükle yönlendirmesi çok çarpıcı geldi. Pina’yı (Wuppertal Dans Tiyatrosu’nu) sahnede seyretmek en iyisi elbette ama bu şansınız yoksa ‘Pina’ filmini kaçırmayın.