TARİH:  23 Haziran 2007

GAZETE/DERGİ: Birgün

Bodrum Festivali’nde filmler ve etkinlikler anlatmakla bitecek gibi değil. Dördüncüsü 15-21 Haziran tarihlerinde gerçekleşen festivalde bu yıl ilk kez bir yarışma da düzenlendi. 

Uluslararası Bodrum Film Festivali kendine özgü bir tavrı, farklı bir ruhu olan özel bir festival. Dördüncüsü 15-21 Haziran tarihleri arasında gerçekleşen festivalde bu yıl ilk kez bir yarışma da düzenlendi. 

Bodrum’a damgasını vuran hep belgeseller olmuştu; yarışmada ilk ya da ikinci filmini çeken Türkiyeli sinemacıların filmleri arasında yapıldı. Ender Yeşildağ’ın ‘Kaybedebilme Kabiliyeti’, Didem Şahin’in “Beyrut’a Gittiğimi Anneme Söylemeyin”, Çayan Demirel’in ’38’, Atölye mor’un ‘Jinen Dengbej’, Mesut Kara’nın ‘Fantastiğin Sineması’, Evren Toparlak’ın “Sığla’nın Gözyaşları” ve Üçüncü Sinemacılar’ın ‘Behice Boran: Son Nefesi ne Kadar’ adlı filmlerinin içinden birinciliği, benim de aralarında bulunduğum jüri 38′ ve “Beyrut’a Gittiğimi Anneme Söylemeyin” arasında paylaştırdı. 

‘Beyrut…’un yönetmeni Didem Şahin tam bir dünya vatandaşı sorumluğuyla İsrail’in Lübnan saldırısını duyunca ailesinden habersiz Beyrut’a gidiyor, orada kendisine evini açan bir ailenin küçük oğlu Ali’nin de yardımıyla çağına tanıklık ediyordu. 

38′ ise hemen hemen hemen hiç bilmediğimiz ‘1938 Dersim Olaylarını yaşayanların tanıklıkları ve resmi belgelere dayanarak anlatıyordu. Muhakkak ki iki film de siyasi ve tarihsel ve olayları bütünüyle kapsamak durumunda değildi ama böyle bir şey beklemek de yanlış olurdu. Filmlerin yönetmenleri cesur bir tavırla bugünü ve tarihi anlamak ve anlatmaya çalışmışlar ve bunu başarılı bir sinema diliyle gerçekleştirmişlerdi. 

Festivalde Nuri Bilge Ceylan sinemasına da özel bir yer ayrılmıştı. Yönetmenin bütün filmleri gösterildi, ayrıca NBC sineması üzerine Tül Akbal, Necla Algan, Şükran Kuyucak Esen, Mehmet Öztürk ve Fatih Özgüven’in konuşmacı olarak katıldığı bir panel düzenlendi. Ceylan’ın sinemasının dışarıda nasıl algılandığı, bu sinemada doğanın rolü, kadının nasıl ele alındığı ve NBC filmlerinin zaman/mekan ile ilişkisi panelin konu başlıkları arasındaydı. 

Siyasi tarihimizin önemli isimlerinden Behice Boran’ı anlatan ‘Behice Boran: Son Nefesine Kadar’ da yarışmanın öne çıkan filmleri arasındaydı ve altında tam yedi yönetmenin imzası bulunuyordu. 

Festivalde gösterilen filmler arasında globalizm ve etkileri de öne çıkan temalardan biriydi. Bunlar içinden Azerbaycan trollerinin özelleştirilmesini, Aliyev hanedanını, ülkedeki yolsuzlukları, çevre sorunlarını ve gelir dağılımındaki adaletsizliği mercek altına alan “Kaynak’, Bakü Ceyhan boru hattıyla Türkiye’ye de bağlanıyordu. Filmde bir dükkanda satılan matruşkalar özellikle çarpıcıydı. Bin Ladin’in içinden, Saddam, onun içinden Yaser Arafat, onun içinden Hitler ve onun da içinden Mussolini çıkan bu matruşkalar, Azerbaycan’da zihinlerin de petrol kaynakları gibi nasıl Batı egemenliği altına girdiğini çarpıcı bir şekilde yansıtıyordu. 

Biri bizi gözetliyor 

Bodrum Festivali’nde filmler ve etkinlikler anlatmakla bitecek gibi değil. Fakat bu yıl festivale damgasını vuran başka ve olumsuz şeyler de vardı. Bunlardan en garibi belediye zabıtalarının sivil kıyafetler içinde festival filmlerini ve izleyicilerini filme çekmeleriydi. İşin garibi festival yöneticilerinden herhangi bir izin alınmadan yapılıyordu bunlar. 

Zabıtalar kendilerine kimin izniyle firmandades Osteriyorlardı. Oysa halkla ilişkilerin bu ve niçin bu işi yaptıkları sorulduğunda yalan söyleyerek belediyenin ‘halkla ilişkiler’ bölümünü adres gösteriyorlardı. Oysa halkla ilişkilerin bu çekimlerle bir alakası yoktu, Belediye yönetimi içinde ve dışında festivale her nedense karşı çıkanların varlığı bilinen bir şeydi. Gösterimler sırasında projeksiyon aletinin uzaktan kumandasının kaybolması ve sonra belediye binasında ortaya çıkması, dolayısıyla uzun süre film gösterilememesi gibi başka acayipliklerin de bunlarla alakası var mıydı bilinmez. Fakat festival karşıtları yerel basında haber çıkmamasını sağlayacak kadar da başarılılardı. 

Festivale katkıda bulunan herkese sabır diliyor ve onlarla gelecek festivallerde de buluşmayı umuyoruz. 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

© 2020 -CuneytCebenoyan.com