TARİH: 15 Temmuz 2005
GAZETE/DERGİ: Birgün
Dinamik ve atmosferik bir şehir
Günah Şehri en stil sahibi filmlerden biri olarak sinema tarihinde yerini mutlaka alacak. Ama uyarmadı demeyin
Orijinal adı: Sin City Yönetmen: Robert Rodriguez, Frank Miller. Ouentin Tarantino Oyuncular: Bruce Willis, Mickey Rourke, Josh Hartnett, Marley Shelton Türü: Aksiyon-Suç-Gerilim Ülke: ABD
Günah Şehri çizgi roman uyarlamaları içinde ayrı bir yere sahip. Filmi çizgi romanın yaratıcısı Frank Miller’la birlikte yöneten Robert Rodriguez’in de dediği gibi bu filme uyarlama demekten çok çeviri demek daha doğru. Yani çizgi roman neyse o kalıyor, başka bir dille, sinema diliyle anlatılıyor. Mesela “Batman Başlıyor”un ayakları yere basan bir hikâye anlatma çabası bu filmde hiç yok. Tek yapmanız gereken “ucuz roman” tadına ve ““kara film” estetiğine kendinizi bırakmak. Bunu yapabilirseniz “Günah Şehri” büyük keyif veriyor. Çizgi roman uyarlamalarını genellikle beğenmem ama dediğim gibi bu film bir uyarlama değil zaten.
Peki bunun avantajı ne? Şöyle bir rahatlatıcı etkisi var bir defa: Gördüğünüz vahşete hiç kafanızı takmıyorsunuz, hatta gülüyorsunuz. Şiddetle acı arasındaki ilişkinin bu denli kopuk olması elbette tehlikeli bir şey ama seyrettiklerinizin gerçekle bir alakası olduğunu hiç düsünmüyorsunuz ki. Kadınlar neden hep yarı çıplak ve hemen hemen hepsi fahişe diye kadın düşmanı bir alt metin aramıyorsunuz (ya da ben öyle yapmayı tercih ettim). Yani bu bir çizgi roman, her şey hayal ürünü, her şey iki boyutlu, derin anlamlar aramanın manası yok. Çok güzel çekilmiş ve çok iyi oynanmış bir film; siyaseten çok doğru değil diyorsanız, haklı olabilirsiniz, belki öyle. Ama yine de çok güzel.
Ayrıca kötüler, dini ve siyasi liderler ve onların çevresi. Bu güçlü ve yoz adamların vahşice katli sadece güldürüyor; hem onların niteliklerinden hem de niteliksizliklerinden (iki boyutluluklarından) dolayı. Kahramanların ölmesi ise aksine hiç üzmüyor çünkü zaten onlarla özdeşleşmemiştik ki.
Rodriguez “Sky Captain”da kullanılan tekniği kullanmış high-definition video kameralarla çektiği “Günah Şehri”nde. Yani oyuncular yeşil bir odada, çoğu kez birbirleriyle karşılaşmadan filme alınmışlar. Sonra arka plan bilgisayar aracılığıyla yaratılmış. Ama “Sky Captain” ne kadar donuk ve ruhsuzsa, “Günah Şehri” bir o kadar dinamik ve atmosferik.
Görüntüler temelde siyah beyaz ama filmin atmosferi gerektiriyorsa renk de kullanılmış. Kan mesela kırmızı, siyah, beyaz ya da sarı olabiliyor. Film, Miller’in üç hikâyesi üzerine inşa edilmiş Filmin bir bölümünü de çeken Tarantino’nu “Ucuz Roman’ını da hatırlayabileceğiniz gibi üç öyküden oluşuyor. Hikâyeleri anlatmak ise çok anlamlı gelmiyor çünkü konunun fazlaca bir önemi yok. Mühim olan burada stil ve “Günah Şehri” de stil sahibi filmlerden biri olarak sinema tarihinde yerini alacak. Ama uyarmadı demeyin: “Günah Şehri” belki de en sadistçe sahnelerin olduğu filmlerden biri de aynı zamanda. Ve bir de atmosfer dışında pek bir şey aramamak gerekiyor keyif alabilmek için.
Ama filmde elbette mücadele halinde iyiler ve kötüler var. Doğru olanı yapmak bazen iyiler için de zor, kendi zayıflıklarına teslim olmamaları gerekiyor.