Tarih: 1 Mart 1995 Çarşamba

 Gazete/Dergi: Yeni Tanin

Konuştuğumuzda mangalda kül bırakmıyoruz. Adriyatik’ten Çin Seddi’ne kadar Türk dünyası ilan ediyor, Bakü-Ceyhan Boru Hattı’nın döşenmesiyle (Amerika kısmet ederse) dünya petrol piyasasında önemli bir aktör olma hayalleri kuruyoruz. Türki Cumhuriyetler mi desek yoksa Türk Cumhuriyetleri mi desek diye derin tartışmalara gark oluyoruz. Ama tarihsel kültürel bağlarımız olan milletlerin kurumlarının, insanlarının vs. adları söz konusu olunca başvuracağımız kaynaklar yine Batı oluyor.

 Hürriyet gazetesinin pazar dergisi Show’da Murat Bardakçı bu konuya değinmiş. Cehar Dudayev diye bildiğimiz Çeçenya (yoksa Çeçenistan mı?) Cumhurbaşkanı’nın adının aslında Cevher Dudai olduğunu yazan Bardakçı şöyle devam ediyor: ‘…Cevher’i Cehar yapan ne eski Komünist rejimdi, ne çoluk çocuk bütün Çeçenler’i Orta Asya’ya süren Stalin, ne de Bulgaristan’ın sabık ve ‘sakıt’ Jivkov’unun Türklerin adını değiştirmekte birbiriyle yarışan hempaları… Biz becermiştik bu işi…’ Bardakçı başka ilginç örnekler de vermiş.

 Becerdiklerimiz Bardak’çının örnekleriyle sınırlı değil elbette. Yıllardır Bakü-Ceyhan Boru Hattı’nın hayaliyle yaşıyoruz. Bu hat gerçekleştiğinde milletçe refaha erişeceğimize olan inancımız tam. Bu hayalin saçmalığı bir yana, bu kadar önem verdiğimiz bir konuda bile Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi’nin adı söz konusu olduğunda (Gazetemiz de dahil olmak üzere) basınımızda SOCAR diye bir kısaltmanın geçmesi dünyaya nereden baktığımızı iyi bir göstergesi. Eğer Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Petrol Şirketi’ne Azerbaycan’da kısaca Azneft (Azerbaycan’ın Az’ı ve neft yani Azericede Petrol) dendiğini biliyorsanız, bu SOCAR’ın neyin nesi olduğu konusunda biraz kafa patlatmanız gerekiyor. Sonunda bilmece çözülüyor: SOCAR,  State Oil Company of Azerbaidjan Republic’in yani Azerbaycan Cumhuriyeti Devlet Petrol Şirketi’nin İngilizcesinin baş harflerinden oluşuyor. İngiliz ya da Amerikalıların bunu yapmak için haklı gerekçeleri var. Ne de olsa İngilizce konuşuyor adamlar. İyi de biz niye Azneft demek ya da ACDPŞ gibi bir kısaltma kullanmak yerine SOCAR diyoruz orası meçhul.

 Bir başka örnek de Fenerbahçe’nin UEFA kupasının ilk turunda karşılaştığı Azeri ekibi Gazetelerde Fenerbahçe’nin FC Touran diye bir Azeri takımı ile eşleşti yazıldı. Touran’ın bildiğimiz Turan olduğu neyse ki birkaç gün sonra keşfedildi.

Turan, Fransızca ya da İngilizce transkripsiyonda Touran olmuştu. Ya baştaki FC ne ola ki? O da olsa olsa football club’dür. Bunu da çözdük. Türkiye’de okur olmak öyle kolay değil. Yazarlarımız okurlarının pasif kalmalarını istemiyorlar, okurken düşündürmek de istiyorlar. Sağ olsunlar.

 Bir başka örnek de Çin’in Uygurların yaşadığı Sincan Bölgesi. Bu da Xingxian gibi Türkçede okunamaz bir halde yazılıyor sık sık. Örnekleri çoğaltmak mümkün. Ayzenştayn’ı Eisenstein, Çaykovski’yi Tchaikovsky diye yazmak gibi. Biz zoru seven bir milletiz kısacası.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

© 2020 -CuneytCebenoyan.com