TARİH: 26 Şubat 2011
GAZETE/DERGİ: Birgün
Darren Aronofsky bir önceki filmi ‘Güreşçi’ (The Wrestler) ile Venedik’te Altın Aslan kazanmıştı. Siyah Kuğu ise daha da iddialı bir film, Oscar’lardan en azından en iyi kadın oyuncu ödülüyle döneceği kesin gibi. Film bale dünyasını, bu dünya içinde de özellikle bir genç balerini konu alıyor: Nina’yı (Natalie Portman) bale hayatının en önemli rolünü almanın eşiğindeyken izlemeye başlıyoruz. Nina eğer içindeki kötü kızı açığa çıkarabilirse Kuğu Gölü balesindeki başrolü/başrolleri kapacak. Hem masum ve bakire Kuğu kraliçesi olacak hem de onun yerini almaya çalışan Siyah Kuğu’yu oynayacak. Kuğu kraliçesi olmak Nina için çantada keklik çünkü zaten kendisi de hayatta masum ve mağdur genç kızı oynuyor. Bu rolü sahneye taşımak mesele değil, ayrıca Nina teknik olarak da çok iyi. Ama ya istediğini koparan, baştan çıkaran, rekabetten kaçmayan, cinselliğini istediği gibi yaşayabilen Siyah Kuğu’yu becerebilecek mi Nina? Balenin yöneticisi, emprezaryosu Thomas’nın (Vincent Cassel) kuşkuları var.
Bu noktada Aronofsky’nin Sight & Sound dergisine (Şubat 2011; shf. 35) verdiği röportajda söylediklerine kulak verip, çerçeveyi anlamaya çalışalım. Aronofsky filme kaynaklık eden kitabın tiyatroya dair olduğunu ama bunu baleye dönüştürdüklerini söylüyor. Aronofsky şöyle demiş: “Oyunculuk dünyasıyla bale dünyası birbirinden çok farklı. Fiziksellik var elbette ama balede daha yoğun, daha dışa kapalı, ensestsel (incestuous) bir dünya söz konusu. Oyunculuk gezegende olan bitenle çok daha fazla ilgili. Bale ise çok arkaik.”
Okurlarım ensest kavramını çok kullandığımın farkındadırlar. Aronofsky’ye referans yapmam biraz da bu yüzden: “Bakın ben demiyorum, yönetmenin kendisi diyor!”, diyebilmek için!!! Madem Aronofsky öyle diyor, biz de filmde gördüğümüz ilişkileri aile içi ilişkiler gibi yorumlayalım. Filmdeki bale grubu bir sürü kız çocuğunun babanın favorisi olmak için rekabet ettikleri bir dünyaya benziyor. Baba elbette emprezaryo Thomas. Anne figürü ise birden fazla. Nina’nın hem kendi öz-annesi Erica (Barbara Hershey) var, hem de bale grubu içinde yerinden ettiği, tahtından indirdiği “bale için çok yaşlı” Beth (Winona Ryder) var. Nina’nın asıl annesi de eski bir balerin ve aslında o da Beth gibi, Nina’nın kendisini tahtından indirdiğini düşünüyor. Erica eğer anne olmasaydı kariyerini sürdürebileceğine inanıyor, oysa anne olduğunda bale içi o da çok yaşlıymış. Kısacası hem Beth hem Erica kızlarını bir anlamda rakip gören anneler. Ve de tabii ki asıl büyük rakip olarak kız kardeş kontenjanından Lily (Mila Kunis) de var. Lily de aynı grup için de bir balerin; kız kardeşlik sembolik, gerçek değil. Ama Lily ile Nina bir kız kardeş gibi de benziyorlar birbirlerine. Aronofsky bilinçli olarak benzer oyuncular seçmiş. Nina ve Lily babanın yani Thomas’nın favorisi olmak için rekabet halindeler. Lily, Nina’ya göre hayata, erkeklere, cinselliğe kısacası hemen her şeye dair çok daha büyük bir tecrübeye sahip. Lily, bir anlamda Nina’nın feleğin çemberinden geçmiş ablası gibi. Nina da rolünü her an seksi Lily’ye kaptırabileceğinin bilincinde. Nina hem Lily gibi olmak hem de Lily’yi yok etmek istiyor. İki haftadır seyrettiğimiz küçük erkek kardeşlerin büyümesini konu alan filmlerin (“Dövüşçü” ve “Zoraki Kral”) kadın versiyonu bir anlamda Siyah Kuğu. Ama burada işler biraz daha ters gidiyor açıkçası. Nina bütünleşeceğine bölünüyor, kurt adam öyküsü misali, kuğu kadınlaşıyor. Nina’nın sorunu belki de hem büyümek, babadan/aileden kopmak, kısaca kadın olmak, hem de aynı anda babanın en sevdiği kızı olmak istemesi. Büyümek ve kadın olmak için babadan uzaklaşması gerekirken bir yandan da babasının gözdesi olmaya çalışıyor Nina. Babasının gözdesi olabilmesi için kadın olması, kadın olması için ise babadan kopması gerekiyor. Hem büyümek hem de çocuk kalmak mümkün değil elbette. Bu gerilim Nina’ya fazla geliyor. Kime gelmez ki?
Siyah Kuğu çok iyi çekilmiş, çok iyi oynanmış, her şeyin dozu çok iyi ayarlanmış görkemli bir sinema örneği. Kabul, biraz kitsch, belki biraz yüzeysel. Ama yine de çok etkileyici. Sinemada her zaman bu şaşaayı bulamazsınız!