TARİH: 24 Kasım 2007
GAZETE/DERGİ: Birgün
Ozon’u delen melek
Orijinal Adı: Angel Yönetmen: François Ozon Oyuncular: Romola Garai, Sam Neill, Charlotte Rampling, Lucy Russell, Michael Fassbender, Jacqueling Tong, Türü: Dram
Bu hafta barok filmler haftası desek yeridir. Eizabeth gibi ‘Angel’ da kostüme bir dram. Elizabeth kadar ciddi olmamasına karşın Angel söz konusu filmden daha da sıkıcı. Bu da Ozon’u auteur yapar mı bilmem. Sahi nedir bu Ozon hayranlığı? Bir iki eli yüzü düzgün film yapmakla büyük sinemacı mı olunuyor? Ang Lee’nin, Andrew Dominik’in, Cronenberg’in bir tek planını Ozon’un tüm filmlerine değişmem.
İlham Scarlett O’hara
Ucuz, pembe Barbara Cartland tarzı romanlar yazan hırslı bir genç kızın aynen yazdığı romanlardaki gibi bir hayat sürmesini anlatıyor Angel. Film tiye aldığı pembe roman dünyasından aslında uzağa düşmüyor. Tabii ki bu dünyanın kitsch’liğinin farkında olarak yapıyor bunu ama bu farkındalık bir şey değiştirmiyor ki! Daha entelektüel bir hava veriyor ama sunulan sonuçta aynı sığlık.
Filmin ilham kaynakları 1930’ların 40’ların epik melodramları, ‘Rüzgar Gibi Geçti’nin Scarlett O’Hara gibi karakterleri. Ozon sevimlileştirdiğini düşünse de filmin kahramanı Angel (Romola Garai) son derece sevimsiz, bencil ve seyircinin sempatisini kazanamayan bir karakter. Yoksul evinde, büyük bir yazar olmayı hayal eden Angel pek bir çaba harcamadan bu başarıya ulaşıyor. Hayallerindeki evi alıyor, ist diği adamla evleniyor ama gerçek sevgiyi bulamıyor. Bütün bunları Angel hayal mi ediyor yoksa diyorsunuz ama hayır, film böyle bir şey söylemiyor.
Sonuçta Ozon romantik bir film mi yapmaya çalışmış da başaramamış yoksa o filmlerin parodisini mi yapmak istemiş de mizahı eksik kalmış, söylemesi zor.