TARİH: 22 Mart 2008
GAZETE/DERGİ: Birgün
Girdap, son sahnesine kadar bize kökten dinciliğin bakış açısını anlatıyor. Hatta bu görüşün propagandasını yapıyor. Ama sonunda gelip her şeyi Amerikan (CIA) komplosuna bağlayıp işin içinden sıyrılmaya çalışıyor. Filmin son sahnesi o kadar karikatür ki insan seyrettiği şeye maruz kaldığından dolayı utansın mı (bunu hak etmek için ne yaptım?) yoksa gülsün mü bilemiyor. Aslında bu duygu filmin başka birçok bölümü için de geçerli.
Filmin kahramanı Umut, Antalya’dan İstanbul’a üniversite okumaya geliyor. İki kişiyle birlikte bir ev tutuyorlar. Ama ev sahibi, bazı eşyalarını depoladığı bir odayı kullanmamalarını istiyor gençlerden. Umut okuluna devam ederken, araya ‘polise saldıran’ ve belli ki Türkçe bilmeyen (‘sosyalist platformu’ diye masa açtıklarını görüyoruz) solcu gençlerin görüntüleri filan da giriyor. Umut nasıl geliştiğini bilmediğimiz bir süreçte okulun muhtemelen en güzel ve en havalı kızını tavlıyor. Derhal yatıyorlar. Ama bir gece evde garip bir olay oluyor: Bir odadaki bütün eşyalar ters dönüyor. Olayı açıklayamayan gençler bir hocadan yardım istiyorlar. Böylece başlayan gerçek üstü olaylar ve hoca yorumları zinciri Umut’u dinci çevrelere yaklaştırıyor. Ve nihayetinde…
HER HALİYLE ABUK SUBUK BİR FİLM
Her şeyi açık etmeyelim ama film kurandan bir alıntıyla son buluyor. O ana kadar cinselliğe ve kadına yaklaşımı son derece düşmanca olan film, muhafazakâr olun ama CIA oyunlarına kanıp intihar eylemcisi filan olmayın demeye getiriyor. Ama film boyunca ileri sürdüren savlar intihar eylemciliğini onaylıyor; radikal görüşleri yanlışlayan bir şey yok filmde. Her şeyin CIA komplosu olması dışında… Ilımlı İslam propagandası yaptığını sanan bu filmin kendisi bir CIA komplosunun ürünü olmasın? ABD, Türkiye’den ılımlı Müslüman olmasını istemiyor mu? Paranoyanın sonu yok.
‘Girdap’ sadece tezleri itibarıyla abuk sabuk bir film değil, her haliyle öyle. İstanbul’da sokakta bir kızla bir erkek cinsel ilişki kurabilir mi? Bırakın İstanbul’u aşk kenti Paris’te bile böyle bir şey mümkün değilken, Girdap’a göre böyle bir şey olabilir. Kadın denilen şeytan erkeğe bunu yaptırmaya bile kadirdir.
Neresinden tutsanız elinizde kalan bu filmde belli ki bir cevheri olan ama bunu sadece arada sırada gösterebilen oyunculara yazık olmuş.