TARİH:  14 Haziran 2014
GAZETE/DERGİ: Birgün

Kıbrıs’la ilgili asıl konumuz Altın Ada Film Festivali. Ancak Kıbrıs’ta katıldığım Deep Purple konseri bana küçük heyecanlar verirken, 70’lerine merdiven dayamış adamların hâlâ ergen öfkesiyle müzik yapmasında ve uzun uzun sololar attırmasında acıklı bir şeyler gördüm. 

Geçen hafta Kıbrıs’a ABD Başkan Yardımcısı Biden’la aynı zamanlarda ayak bastık. Biden, Kıbrıs karasularında bulunan petrol ve doğal kaynaklarıyla ilgileniyordu. Ben ise adada kasım ayında yapılacak film festivaliyle. Aynı günlerde adanın başka konukları daha vardı. Deep Purple, British Airways (BA) uçağıyla bir konser için Kuzey Kıbrıs’a geldi. Deep Purple konseri coşkulu bir kalabalık tarafından izlendi. Konserde ben de anlık küçük heyecanlar yaşasam da, 70’lerine merdiven dayamış adamların hâlâ ergen öfkesiyle müzik yapmasında ve uzun uzun sololar attırmasında acıklı bir şeyler gördüm. Deep Purple’ın Kuzey Kıbrıs’a gelmesi başlı başına bir olay; BA ile gelmeleri daha da büyük bir olaydı çünkü Kıbrıs’a sadece Türk şirketleri uçuyordu bugüne kadar. 

Kısacası bazı şeyler hızla değişiyor ve değişmeye devam edecek gibi. Hele bir de petrol çıkarma konusunda iki taraf anlaşmaya varırsa, adanın zenginliği katlanarak artacak ki Kıbrıs’ın benim yıllar öncesinden aklımdan kalan Kıbrıs’la pek alakası zaten kalmamıştı. Benim 90 başlarından hatırladığım adada hayat yoktu resmen, şimdi ise gözle görülür bir zenginlik ve canlılık var. 

Ama asıl konumuz Altın Ada Film Festivali ya da İngilizce adıyla Golden Island International Film Festival (GIIFF). Festival bu yıl ilk kez Kasım ayı içinde Kıbrıs’ın çeşitli bölgelerinde düzenlenecek. Bunların arasında iki kesim arasındaki tampon bölgede var; çünkü festival sponsorlarından Alman Goethe Enstitüsü burada yer alıyor. Fakat zaten festivalin amacı adayı bir bütün olarak kapsayabilmek. Dolayısıyla Güneyli sinema insanları ve sinemaseverlerin festivale katılmaları bekleniyor. Umarız festivalin adanın halklarının kültürel açıdan yakınlaşmasında bir rolü olur. Festivalin Kıbrıs’ta üretilmiş kısa ve belgesel filmlere yönelik bir de yarışması olacak. En iyi kısa filme ve en iyi belgesel filme 2,000 avroluk ödüller – var. Ayrıca en iyi yeni sinemacılar için de ödül var. Festivalin her yıl odağına aldığı bir ülke sineması olacak. Bu yılın ülkesi İngiltere. Ayrıca insan hakları, yolculuk, kadın ve çevre konularında filmler içeren bölümler de olacak. 

Festival Yeşim Güzelpınar’ın başkanlığındaki Balık Arts ile Altınada Kültür Sanat Derneği tarafından Creditwest Bank’ın sponsorluğunda düzenleniyor. Söylemeden edemeyeceğim, Yeşim’le yıllar önce DİSK’e  bağlı Bank-Sen’de birlikte çalışmıştık. Yıllar sonra yollarımızın sinemada kesişmesi mucizevi geliyor. Festivalin hamileri ise Lordlar Kamarası’nın ilk Türk asıllı kadın üyesi Barones Meral Hussein-Ece ve Kıbrıs kökenli ünlü aktör Tamer Hassan (Batman Başlıyor, Titanların Savaşı vb). 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

© 2020 -CuneytCebenoyan.com