TARİH: Haziran 2012
GAZETE/DERGİ: Birgün
RUHLAR OTELİ
Yönetmen Ti West imzası taşıyan ‘Ruhlar Oteli’ adlı filmin hikâyesinde hemen hemen önemli hiçbir şey olmamasına rağmen, karakterlerin diyaloglarını, birbirleriyle ilişkilerini, iyi oyunculukların da katkısıyla merakla izleyebiliyorsunuz. Ama hayalet hikâyesi hiç açığa kavuşmuyor.
“Ruhlar Oteli” kapanmak üzere olan bir otelde geçiyor. Çoğu oda boşaltılmış, ikisi hariç çalışanların çoğuna yol verilmiş, tek tük müşterisi kalmış bir otel. Burada iki genç, biri erkek, diğeri kadın görevli her işi yapmaktalar. Ölmekte olan bir otelde, işsiz kalmak üzere olan iki genç insan… Claire otelde intihar eden bir genç kadının hikâyesinden çok etkilenmiş. Genç kadın nişanlısı tarafından terk edilince, otelin bir odasında kendisini asmış. Ama olayın duyulması halinde müşteri kaybetmekten korkan otel idaresi, kadının bedenini günlerce bodrumda saklamış. Claire bu kadının ruhunu otelde aramayı kafasına takmış. İş arkadaşı Luke ise Claire’le birlikte olmak istiyor ve Claire’e ayak uyduruyor. Otele başka kaybedenler de geliyor. Kocasıyla kavgalı bir kadın, bir zamanlar ünlü olan bir aktris, balayını geçirdiği odada kalmak isteyen yaşlı bir adam. Yönetmen Ti West özellikle otelin iki genç çalışanını ilginç kılmayı başarıyor. Hemen hemen önemli hiçbir şey olmamasına rağmen, bu çıkmazdaki gençlerin diyaloglarını, birbirleriyle ilişkilerini, iyi oyunculukların da katkısıyla merakla izleyebiliyorsunuz. Ama hayalet hikâyesi hiç açığa kavuşmuyor. Gördüklerimiz yoksa Claire’in hayali miydi? O da belli değil. Film büyük bir tatminsizlik duygusu vererek bitiyor, gayet iyi ilerlemiş olmasına rağmen.