TARİH: 3 Eylül 2004
GAZETE/DERGİ: Birgün
HELLBOY; Yönetmen: Guillermo del Toro; Oyuncular: Ron Perlman, Selma Blair, Jeffrey Tambor; Türü: Aksiyon-Bilimkurgu-Gerilim; Ülke: ABD 2004
Bir çizgi roman uyarlaması olarak “Hellboy”, türün başarılı örnekleri arasında. Ancak hiç de boş verilmemesi gereken dinsel içeriğe sahip
Çizgi romanlara meraklı değilseniz uyarlamalarına da çok meraklı olmanız için bir gerekçe yok. Ne kadar iyi yapılırlarsa yapılsınlar, sonuçta bol miktarda kavga dövüş seyretmekten kaçamıyorsunuz. Hellboy da istisna değil Filmin yarısı istakoz gibi kırmızı ve asimetrik kollara
sahip bir zebaniyle, ahtapot benzeri yaratıkların kavgalarını seyretmekle geçiyor. Fakat kavga olmayan sahneler genellikle esprili ve hoş. Tabii Hıristiyanlıkla ilgili öğeler midenizi bulandırmaz ve Kaosun Yedi Tanrısı’nın adının neden Cihad’ı çağrıştıran Ogdru Jahad (Cahad okunuyor) olduğuna kafayı takmazsanız. Batılı medyada okuduğum hiçbir yazıda bu Cahad-Cihad benzerliğinin sözü edilmemiş. Oysa bayağı açık Katolik imgeler içeren bir filmde kötülüğün ya da “öteki”lerden en azından biri ve belirleyici olanının İslam olması da kaçınılmaz. Diğer kötüler ise Naziler ve Rasputin (Ortodoks ve Rus). Anti-semitizm misyonunu da Mel Gibson “İsa’nın Çilesi”yle yerine getirmişti zaten. Ama Mel Gibson’ın filmindeki Yahudi karşıtlığı herkesin dikkatini çekerken, “Hellboy”daki mücahit cehennem tanrıları kimsenin dikkatini çekmedi, sanırım da çekmeyecek.
Ama bunun bir nedeni de “Hellboy’daki dinselliğin o kadar da kör gözüm parmağına olmayışından. Filmin hikayesi şöyle: 1994 yılında Naziler savaşı kazanmak için şeytani güçleri de devreye sokmak isterler. Rasputin önderliğinde, Kaosun Yedi Tanrısı Ogdru Jahad’ın hüküm sürdüğü cehenneme bir kapı açarlar. Amerikan askerleri, Profesör Trevor Bruttenholm (John Hurt) eşliğinde olaya müdahale eder ve Nazileri yenilgiye uğratır. Ama cehennemin kapısı açıkken içeri bebek bir zebani yani Hellboy (Ron Perlman) sızar. Hellboy kuyruğu ve boynuzlarıyla tam bir cehennem zebanisidir ama bebektir ve profesörü babası beller. Ve büyüyünce Normal Ötesi Araştırmalar ve Savunma Bürosunda iyiler için savaşan bir kahraman olur. Bu büroda insan balık karışımı, efemine Abe Sapien (Doug Jones) ve piro-kinetik (yüksek ısı üreten) Liz Sherman (Selma Blair) de görev almaktadır. Liz tamamen normal görünümlü bir kadınken, Hellboy boynuzlarını törpülese de bir zebanidir. Bu nedenle de Liz’e olan aşkında Hellboy fazla umutlu değildir. Yazdığı mektupları göndermeye cesaret edemez bir türlü. Bir de Liz’e kesik bir devlet ajanı daha vardır. Bu çaresiz gibi görünen aşk hikayesi bir yandan sürerken Rasputin ve eski Naziler de boş durmamaktadır. Dertleri Ogdru Jahad’ı dünyaya egemen kılmaktır. Hellboy, bir yandan yaradılışı itibarıyla cehennemin kapısını açmakla yükümlüdür ama diğer yandan da iyi bir Hıristiyan olarak yetişmiştir. İnancı ve yaradılışı arasından hangisinin galip çıktığı dünyanın kaderini belirleyecektir.
Yönetmen Guillermo del Toro bir cehennem zebanisinden sevimli bir kahraman çıkartmış. Bir çizgi roman uyarlaması olarak “Hellboy” türün başarılı örnekleri arasında yerini alacak. Ama benim gibi türe meraklı değilseniz kavga dövüşten sıkılmanız kaçınılmaz. Bir de hiç de boş verilmemesi gereken dinsel içeriği var ki “Hellboy’un, Müslüman muadili olsaydı ne gibi tepkilerle karşılaşırdı, hayal edemiyorum.