TARİH: 28 Şubat 2015
GAZETE/DERGİ: Birgün
Ira Sachs’ın adını ilk kez Sundance’te en iyi film ödülünü kazanan Mavinin Kırk Tonu (2005) adlı filmiyle tanıdım (evet Gri’den önce Mavi vardı). O zamandan beridir de yönetmenin kariyerini keyifle izliyorum. Son filmi ‘Aşk Başkadır’ da beni hayal kırıklığına uğratmadı. Biraz Mike Leigh’nin ‘Another Year’ filmini hatırlayarak izledim ‘Aşk Başkadır’ı. Bu iki filmin ortak özelliği ender bulunan bir şeyi, birbirini seven çiftleri ikna edici bir şekilde anlatabilmek. Birbirini seven çift denince akla pek sanat filmi gelmez. Ya romantik komedi olur, ya gençlik filmi. Aşk Başkadır ise yaşlı bir eşcinsel çiftin hikâyesini anlatıyor. İki insan bu kadar da iyi anlaşır mı dedirtmiyor değil film bazen. Üstelik de oldukça zor bir dönemden geçiyor çiftimiz. İşsiz ve dolayısıyla evsiz kaldıkları bir dönemi de anlatıyor. Başkalarının evinde kalmak zorunda kalan çift, yine de ne kendilerine ne de birbirlerine saygılarını yitiriyorlar. Hem içinizi ısıtan, hem de hayatın acımasızlığına değin düşündürten güzel bir film “Aşk Başkadır”. Bir haftada vizyondan kalkar; bu hafta izlediniz, izlediniz, yoksa kaçar.