TARİH: 27 Haziran 2009
GAZETE/DERGİ: Birgün
Çocuklara savaş eğitimi
Gelecek kuşaklar bu filmlerle yetişiyor. Militarist, seksist, anti-entelektüel ırkçılar olarak, başta Batı demokrasileri olmak üzere dünya geleceğinde onlar söz sahibi olacak
What ya need is what they sellin’
Make you think that buyin’ is rebellin’
From the theaters to malls on every shore
Tha thin line between entertainment and war
Rage Against the Machine (‘Godzilla’ filminin
soundtrack’indeki ‘No Shelter’ adlı şarkılarından)
Yukarıda alıntıladığım şarkı sözlerinde Rage Against The Machine grubu militarist ve tüketim kışkırtıcısı Hollywood’u eleştiriyor. İnsanların tüketme ihtiyacında olduklarına inandırıldığını, tüketimin başkaldırıyla özdeşleştirildiğini ve eğlenceyle savaş arasındaki çizginin silikleştiğini anlatıyor bu Hollywood karşıtı şarkı.
Yeni Transformers filmi savaş satıyor bebelere. Onları militarist bir ABD’ye hazırlıyor. Orduya adam devşirme işlevini yerine getiriyor. Hasbro marka filmin kahramanlarının oyuncakları da filmin tamamlayıcı unsuru oluyor. Onlar da filmin başlattığı militarist eğitimi, çocukların odalarına taşıyor. Yani her şey bildiğimiz gibi, batı cephesinde yeni bir şey yok.
ORDUNUN PROPAGANDASI
İlk Transformers filminde insansever robotlara dönüşen arabalar ABD’de kötü robotlara karşı savaşırken, ABD ordusu da otomobillerin ihtiyacı olan petrol için Ortadoğu’da savaşıyordu. Amerika Savunma Bakanlığı’nın (Pentagon) tam desteğiyle çekilmişti bu film. Yine aynı sistem işletilmiş, yani Pentagon askerden, tanka ne gerekirse sağlamış filme, onlar da ordunun propagandasını yapmakta kusur etmemiş.
Bu durum zaten bir Hollywood geleneği. Ta, 1915’te çekilen ‘Bir Ulusun Doğuşu’ adlı klasik ama ırkçı (Ku Klux Klan yanlısı) filmde de bu işbirliği var. Ordu hem bandosunu hem de 1000 kişilik bir sipahi birliğini filmin yapımcılarının hizmetine vermiş. Yani sinema tarihi kadar eski bir ilişkiden söz ediyoruz.
HER SAÇMALIK VAR BİR TEK KONU YOK
Transormers’da militarizmle birlikte gelen diğer ideolojiler de toptan bir şekilde mevcut. Seksizm mi arıyorsunuz? Alâsı burada. Filmin erkek kahramanının sevgilisini oynayan Megan Fox film boyunca Palyboy’a poz verir gibi duruyor. Bir seks objesinden başka bir şey değil. Irkçılık mı arıyorsunuz? ABD ordusu Mısır ve Ürdün’de kötü robotlarla savaşırken yerel halk keçi ve eşek çobanı olarak temsil ediliyor. Zaten kimse onlara toprakları üzerinde bir savaş yürütme izni için baş vurmuyor. Ürdünlü pilotlar yardım etmeye kalktıkları anda helikopterleriyle birlikte yere çakılıyor zaten. Tabii iyi kalpli ABD askeri ilk yardıma koşuyor derhal.
Anti-entelektüelizm ve kültür düşmanlığı mı arıyorsunuz? Roma’dan kalma freskler, piramitler yerle bir oluyor. Savaş varsa gerisi teferruattır, tıpkı Irak’ta arkeoloji müzesinin yağmalanması, Irak tarihinin yok edilmesi bir teferruat olarak kaldığı gibi. Kitap mı, okumak mı dediniz? Kahraman robotlar kitapla işim olmaz havasında. Maçoluk mu arıyorsunuz? Var, o da var, bol bol. Taşaklı robotlar, bir köpek gibi kadın kahramana sürtünen robotlar var. Bir erkek gibi davranamayan Meksika kökenli elemanlar var. Filmin erkek kahramanı Shia LaBeouf’un özel robotunun Aryan ırk mavisi gözleri de cabası. Kötü robotların zaten El Kaide gibi örgütleri simgelediğini söylemeye gerek yok. Asıl savaş neden Arap topraklarında olsun ki zaten?
Konu mu arıyorsunuz? Ona var demek zor. Saçma sapan bir şey var ortada ama ‘yerseniz’ kategorisinde. Aslolan bir şeylerin havaya uçması, metallerin birbiriyle çarpışması. Ne yazık ki bu filmler çok iş yapıyor, oyuncakları çok satıyor. Gelecek kuşaklar bu filmlerle yetişiyor. Militarist, seksist, anti-entelektüel ırkçılar olarak, başta batı demokrasileri olmak üzere bütün dünyanın geleceğinde onlar söz sahibi olacak.